Par la rédaction.
» Ekolojist Senatör Benbassa’dan Türkiye İçin Soru Önergesi
Yeşiller Avrupa Ekoloji Senatörü Esther Benbassa, polis şiddetine karşı Türk hükümeti nezdinde girişimde bulunması talebiyle Fransa hükümetine soru önergesi verdi.
Senato’daki Ekolojist gruptan Benbassa, Avrupa İşleri Bakanı’na yönelik soru önergesinde (6 Haziran) AKP hükümetinin otoriter bir rejimin inşasına yönelmesine karşı gelişen tepkilerin kent isyanına dönüşmesine dikkat çekti.
Senatörü Esther Benbassa, Avrupa İşleri Bakanı’ndan “polis şiddetinin durdurulması; hükümetin, Avrupa Birliği için son derece önemli olan gösteri ve toplanma, ifade ve düşünce özgürlüğü gibi değer ve ilkelere saygıya davet edilmesi yönünde Türk hükümeti nezdinde girişimde bulunmasını” talep etti.
Yeşiller Avrupa Ekoloji Senatörü Esther Benbassa’nın soru önergesinin tam metni şöyle:
Türkiye’deki güncel durum ve eylemcilerin bastırırılması hakkında
Hükümete soru önergesi
Sayın Cumhurbaşkanı, sevgili meslektaşlar, soru önergem Avrupa İşleri Bakanı’na yöneliktir
Sayın Bakan,
Birkaç yıldan beri, Türkiye’de iktidarda bulunan İslamcı – muhafazakâr hükümet, otoriter bir rejimin inşasına yönelmiş durumda. Güçlü bir laik geleneğe sahip olan ülkede, bağnaz bir İslam anlayışı adına her geçen gün bireysel özgürlüklere yeni kısıtlamalar getiriliyor. Aydınlar ve gazeteciler, düşünce suçundan ötürü hapsedilmiş durumda. Buna, LGBT’lere, azınlıklara yönelik ayrımcılıklar, kadın haklarının giderek erozyona uğraması da ekleniyor. Sansür neredeyse sürekli başvurulan bir uygulama haline geldi.
İstanbulluların, kentlerini korumak için yedi gün önce başlattıkları mücadele hızla, Tayyip Erdoğan’ın özgürlükleri ortadan kaldırmaya çalışan rejimine yönelik bir isyana dönüştü. Polis şiddeti yüzünden pek çok insan öldü ve çok daha fazla sayıda insan yaralandı. Başbakan Yardımcısı’nın halktan özür dilemiş olmasına karşın gerilim azalmadı ve hareket giderek büyümekte.
Sayın Bakan, biz, Senato’daki Ekolojist grup olarak sizden de, tıpkı Angela Merkel ve John Kerry’nin yaptığı gibi, polis şiddetinin durdurulması; hükümetin, Avrupa Birliği için son derece önemli olan gösteri ve toplanma, ifade ve düşünce özgürlüğü gibi değer ve ilkelere saygıya davet edilmesi yönünde Türk hükümeti nezdinde girişimde bulunmanızı talep ediyoruz.
Türkiye’nin, reformlarını tamamlaması ve tam olarak demokratikleşmesi için yapılması gereken Avrupa Birliği’nin kapılarını bir kez daha Türkiye’ye kapatmamaktı. Bu geri çevrilmeden hayal kırıklığına uğrayan ülke, spontane bir şekilde, ülke tarihinin kopmaz parçası olan bir eğilime boyun eğerek, köklerinin mitsel mekanı olan müslüman Doğu’ya döndü. Aynı durum, 19. yüzyılda II. Abdülhamid’in panislamizm, daha sonra da Jön Türkler’in Osmanlıcılık politikalarıyla yaşanmıştı. Şu anda, Türklerin sadece üçte biri Avrupa Birliği’ne girmek istiyor.
Biz Avrupalılar, Erdoğan rejiminin ülkede süreklilik kazanmasına, Taksim’in de bir sembolü olduğu laik kemalizmin izlerini silmeye çalışmasına, hiç umursamadığı özgürlükleri ve temel hakları budamasına seyirci kaldık. Demokrat Türkler direniyor. Avrupa’nın görevi Türkiye’yi, demokratikleşmesini sağlar sağlamaz, Avrupa Birliği’ne dâhil etmektir. Bugün Fransa’nın bu konudaki tutumu nedir ? »
Pour accéder à l’article, cliquer ici.